Kategoriler
Sağlık

Kemik erimesine karşı süt için

Özellikle 50 yaş üstü kadınlarda sık rastlanan osteoporoz yani kemik erimesinden hareket, düzenli beslenme ve günde 2 bardak süt ile korunabilirsiniz.

Kemik erimesi ismiyle bilinen, 50 yaş üzerinde özellikle kadınlarda sık rastlanan Osteoporoz hastalığından korunmanın yolu, düzenli beslenme ve hareketle birlikte günde iki bardak süt içmekten geçiyor. Uzmanlar, hareketsiz yaşam tarzı, düzensiz beslenme alışkanlıkları, genetik faktörler ve kalsiyum eksikliği nedeniyle ortaya çıkan Osteoporoz’un önlenebilir bir hastalık olduğunu ve bu konuda toplumun bilinçlenmesi gerektiğine dikkat çekiyor.

Osteoporozun kemiklerin güçlü ve sağlam kalması için gereken kalsiyumun büyük bir kısmının kaybolması anlamına geldiğini söyleyen Nuh Naci Yazgan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Neriman İnanç, “Yaşlanma, hareketsiz yaşam tarzı ve menopoz döneminde östrojen hormonu seviyesinin azalması ile birlikte kemikler kendilerini yenileyemiyor. Bu dönemde kemikler her zamankinden daha fazla desteğe ve kalsiyuma ihtiyaç duyduğu için günde tüketilecek iki bardak süt ile gerekli mineral ve vitaminler vücuda alınmış olur” dedi.

Düzenli beslenmenin önemini vurgulayan İnanç, çocukluktan itibaren sağlıklı bir beslenme alışkanlığına sahip olmanın ve bağışıklık sisteminin güçlü olmasının hastalıklardan korunmak için önemli olduğunu vurguladı.

Günümüzde 50 yaş ve üstü kadınların yüzde 50’sinde menopoz ile birlikte osteoporoz belirtilerinin de görüldüğüne dikkat çeken İnanç, düzenli egzersiz yapılmasının, yeterli kalsiyum ve D vitamini alınmasının bu sıkıntının giderilmesinde büyük önemi olduğuna değindi. Neriman İnanç, ayrıca osteoporoz ile birlikte kemiklerin hassaslaştığını ve kırılma, çatlama gibi acil müdahale gerektiren olayların sıklıkla yaşandığını, menopoz döneminde kemik taramalarının da düzenli yapılması gerektiğinin altını çizdi.

Kategoriler
Sağlık

Kalp krizinin ipucu nabızda gizli

Dinlenme durumunda bir dakikada kalp atışı ölçümünün, kadınlarda kalp hastalıkları riskinin göstergesi olduğu bildiriliyor.

Amerikalı araştırmacılar, kalp atışı ölçümüyle, kalp hastalıkları riski arasında ilintiyi belirlemek amacıyla bugüne dek yapılan araştırmalarda erkeklerin ön planda olduğunu belirterek bu kez yalnızca kadınlar için kapsamlı bir araştırma yaptılar.

Menopoz sonrası ve kalp rahatsızlığı olmayan ve dinlenme durumunda kalp atışları ölçülen 129 bin kadın yaklaşık 7 yıl süreyle izlendi. Araştırma sonunda dinlenme durumunda bir dakika süreyle kalp atışları 76’ın üzerinde olanların kalp krizi de dahil olmak üzere kalp hastalıkları riskinin yüksek, ölçümleri 62 ve altında olanlarda ise bu riskin az olduğu açıklandı. Araştırmada, 2 bin 281 kadının ölümcül ve ölümcül olmayan kalp krizi geçirdiği ve bin 877 kadının ise felç geçirdiği tespit edildi.

“British Medical Journal” dergisinde yayınlanan araştırmaya göre, dinlenme durumunda dakikadaki kalp atışı ölçümü 76’nın üzerinde olanların riski yüzde 26 oranında artıyor.

Halk arasında daha çok nabız olarak bilinen kalp atış oranı, erişkinde dakikada 60-90, çocuklarda 80-100 ve bebeklerde 100-120 arasında olduğunda normal kabul ediliyor. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Sağlık

Güçlü kemikler için bunlara dikkat edin

Osteoporoz, özellikle kadınlarda menopoz sonrası dönemde görülen kemiklerin güçsüzleştiği, eridiği, hatta kolayca kırılabildiği bir hastalık. Ancak bu rahatsızlığın etkisini en aza indirmek elinizde. Ulusal Kadın Sağlığı Bilgi Merkezi, osteoporozdan korunmak için önerilerde bulundu…

ABD Ulusal Kadın Sağlığı Bilgi Merkezi, osteoporozdan korunmaya yardımcı öneriler sunuyor:

Yediğiniz yiyecek ve içecekler ile bol miktarda kalsiyum alın ya da doktorunuzun tavsiye edeceği ilaçlarla kalsiyum takviye edin.

Süt ürünleri tüketerek ya da ilaçlarla yeterince D vitamini alın. Güneş kremi sürdükten sonra doğrudan güneş ışığına çıkarak,

Vitamin ve protein bakımından zengin gıdalar tüketin.

Yeterince egzersiz yapın.

Sigara ve alkolden uzak durun.

Kemik kaybını önlemeye yardımcı olmak ya da tedavi etmek için doktorunuzun önereceği ilaçları kullanın. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Sağlık

Menopozda kemik erimesine dikkat!

Menopoz döneminde yanlış beslenme, uygulanan vitamin ve minerallerden fakir diyetler kemikte erimelere, ileri evrede ise kemiklerde kırıklara, ağrı ve sakatlıklara yol açabiliyor.

Kemik erimesi (osteoporoz) kemik kalitesinin bozulması ve kemik kütlesinin azalması ile karakterize, dünyada 3 kadından birini ve 5 erkekten birini etkileyebilen bir hastalıktır. Kadınlarda özellikle menopoz sonrası, östrojen hormonunun da azalmasına bağlı olarak kemik erimesi riski daha da artar.

Omurga kemiklerinde gelişebilecek çökme kırıkları sırtta kamburlaşmaya ve boyda kısalmaya neden olabilir. Özellikle menopoz döneminde kalsiyum, fosfor ve C vitamini açısından zengin bir beslenme düzeninin kemik sağlığı açısından önemli olduğuna vurgu yapan Medical Park Bahçelievler Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Aslı Özmaden Hantal, kemik erimesine karşı alınabilecek önlemleri açıkladı.

Vücuttaki kalsiyumun yüzde 99’u kemikte olduğunu ve kemikteki kalsiyumun erimemesi için her gün yeterli miktarda kalsiyumun alınması gerektiğini söyleyen Hantal, kalsiyumun en yoğun olduğu gıdaların süt ve süt ürünleri, ıspanak, roka ve dut pekmezi olduğunu belirtti.

D VİTAMİNİNDEN ZENGİN BESLENİN

D vitamini, ‘yağlı tohumlar’ dediğimiz badem, ceviz, sıvı yağlar ve bitkisel yağlar ile yağlı balıklarda bulunduğunu fakat günlük ihtiyacımızı karşılamaya gıdaların yeterli gelmediğini söyleyen Hantal, güneşten de yararlanılması gerektiğini söyledi.

Fosfor et, balık, yumurta, süt ve süt ürünleri gibi proteinden zengin gıdalarda D vitamini bulunduğuna dikkat çeken Hantal, “Günlük ihtiyaç 1 yaşına kadar 250 mg, 1-10 yaş 800 mg, kemik yapımının en hızlı olduğu 11-24 yaş arası 1200 mg, 24 yaş sonrası 800 mg” dedi.

ŞOK DİYETLER KASLARI ERİTİR

‘Şok diyet’ dediğimiz diyetler vücutta çok hızlı bir şekilde sıvı ve kas kaybına yol açar. Hızlı bir şekilde kas kaybetmek kemik yapısının da zayıflamasına yol açıyor.

Kemik erimesini ve buna bağlı gelişebilecek kırık ve sonrası sakatlık, kamburluk, boy kısalmasından korunmak istiyorsak gıdalarla kalsiyum, fosfor, D vitamini, C vitamini yeterli düzeyde almak, yeterince güneşlenmek ve düzenli egzersiz yapmak zorundayız. Bu nedenle kilo vermek için şok diyetler yerine uzun sürece dağılmış, yeterli protein, karbonhidrat ve yağ düzeyini sağlayan diyetler yapmak ve egzersizle hem kas, hem kemik kütlemizi korumak önemlidir.

MENOPOZ BESLENMESİNDE 10 ÖNERİ

Kalsiyum kaynakları her gün tüketilmeli.

Sebze ve meyve tüketimine özen gösterilmeli.

Kurubaklagiller haftada 4- 5 gün yenilmeli.

Az yağlı beslenilmeli, zeytinyağı ağırlıklı olacak şekilde sıvı yağlara yer verilmeli.

Balık tüketimi en az haftada 2 gün olmalı.

Pekmez her gün 1- 2 tatlı kaşığı.

Kafeinli ve asitli içeceklerden uzak durulmalı.

Az tuzlu beslenmeye özen gösterilmeli.

Yüksek proteinli diyetlerden kaçınılmalı.

D vitamini kaynaklarına özen gösterilmeli, her gün güneş ışığından yararlanılmalı.

Kategoriler
Sağlık

Hormon tedavisi kanser riskini artırıyor

Menopoz döneminde en az 5 yıl östrojen ve progesteron hormonlarıyla tedavi edilen kadınların göğüs kanserine yakalanma riskinin 2 kat arttığı belirlendi.

BBC’de yayınlanan habere göre, New England Journal of Medicine dergisinde yer alan ve ABD’nin Stanford Üniversitesi’nden Dr. Marcia Stefanick ve ekibinin yaptığı araştırma, östrojen ve progesteron adlı iki kadınlık hormonu birlikte verilerek tedavi edilen kadınların meme kanserine yakalanma riskinin 2 kat arttığını belirtti. Stenfanick, ancak bu tedavi sona erdiğinde meme kanserine yakalanma riskinin yüzde 28 azaldığını vurguladı.

Bunun östrojen ve progesteronla tedavinin meme kanserine neden olduğunun çok sağlam kanıtı bulunduğuna dikkati çeken Dr. Stenfanick, söz konusu tedavinin bitiminden bir yıl sonra riskin normale döndüğünü ifade etti. Stenfanick, sonuçların sadece östrojen tedavisi gören kadınları kapsamadığını belirtti.

Bunun östrojen ve progestinin göğüs kanserine neden olduğuna dair çok güçlü bir kanıt olduğunu söyleyen Stefanik, “Tedaviyi kestiğinizde bu hormonların etkisi bir yıl içinde risk normale dönüyor” dedi.

İngiliz Kanser Araştırma ünitesi menopoz belirtileri gösteren kadınlarda hormon tedavisinin kısa süreli uygulanması tavsiye ediyor.

Uluslar arası Menopoz Derneği Başkanı Dr. David Sturdee, kadınların kendi doktorlarıyla konuşmaları gerektiğini ve kendileri için uygunsa hormon tedavisine başlamaları gerektiğini söylüyor. Göğüs kanserinin gelişmesinin yıllar aldığını belirten Sturdee, göğüs kanseri oranlarında düşüş oranını iyi haber olduğunu, ancak bunun hormon kullanımındaki düşüşten önce başladığını açıkladı. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Sağlık

Menopoz döneminde hormon tedavisi beyni küçültüyor

Menopoz belirtilerinin tedavisinde kullanılan östrojen hormonu tedavisi beyinde küçülmeye yol açıyor.

Kadın Sağlığı Girişimi’nin klinik deneyine katılan östrojen hapı alan yaşlı kadınlarda, hafızada beynin önemli iki bölümünde hafif bir düşüş gözlendi. Maryland’deki Ulusal Yaşlanma Enstitüsü’nden klinik araştırmacı Susan Resnick, azalmanın hormon yenileme tedavisiyle bunama arasındaki önceden bilinen bağı açıklayabileceğini söyledi.

Wake Forest Üniversitesi Baptist Medikal Merkezi’nden Laura Coker ise, “Yaptığımız araştırmayla güven uyandıran sonuçlara sahip olduğumuzu düşünüyoruz” dedi. Doktorlar, östrojen hormonunun kalp krizi, göğüs kanseri ve daha yaşlı kadınlarda felç riskini artırdığını gösteren ön sonuçlardan sonra, Kadın Sağlığı Girişimi’nin 2002 ve 2004 yılındaki iki evresini durdurdu. Bunu takip eden bir başka araştırma ise, HRT’nin aynı zamanda 65 yaşın üstündeki kadınlarda bunama riskini artırdığını gösteriyor.

Beynin hafıza merkezlerini etkiliyor

Bu sonuçları sağlamlaştırmak için Resnick ve Coker’ın grubu, beyin hacmini ve mikroskobik fonksiyon bozukluğu miktarını ölçmek amacıyla manyetik rezonans beyin taramasına girmeleri için bin 400 kadını bir araya getirdi. Ortalama 18 aydır östrojen tedavisi gören kadınlar, 3 yıldır östrojen ile birlikte projestin tedavisi görenler ya da yalancı ilaç kullanan kadınlardan oluşan grubun ortalama yaşları 77’nin üzerinde.

Yalancı ilaç kullanan grubun beyin fonksiyonu bozukluğunun büyüklüğünde artış gözlenmediğini belirten Resnick, HRT kullanan kadınların beyinlerinde birkaç santimetre küplük küçülme görüldüğünü ve hafızanın şekillenmesinden sorumlu olan hipokampüs bölgesi ile anımsamayı sağlayan ön lobun tedaviden daha fazla etkilendiği söyledi.

Coker ise 65 yaşın üstündeki kadınların hormon tedavisine başlamamasını öneren Coker, “Çünkü açıkça bu yaştan sonra tedavinin yararından çok risk görülüyor. Ancak 40’lı ve 50’li yaşlardaki kadınlar kendileri için uygun olduğu takdirde hormon tedavisinden kaçınmamalı. Bir kadında menopoz belirtileri görülüyorsa, doktoruna gitmeli ve sağlık profili için en uygun tedaviye doktoruyla beraber karar vermeli ” diye konuştu. (Vasfiye Özcanbaz)