Kategoriler
Yaşam

Susuzluğunuzu gideren 7 meyve ve sebze

Yaz aylarında su içemediğiniz zamanlarda bol miktarda su içeren meyve ve sebzeleri tüketerek susuzluğunuzu giderebilirsiniz.

Susadığınızı hissettiğinizde vücudunuzun çoktan susuzluk belirtileri verdiğini söyleyen diyetisyen ve beslenme uzmanları, sağlıklı kişilerin düzenli ve yeterli miktarda su içerek ihtiyacını karşılayabileceğini vurguluyor. Ayrıca suya ek olarak su açısından zengin meyve ve sebzeler de yaz aylarında vücudunuzun susuz kalmasını önler.

Healthy isimli internet sitesinde yer alan habere göre, işte susuzluğunuzu gideren, içi su dolu meyve ve sebzeler:

KARPUZ

İçerisinde yüzde 92 oranında su bulunan karpuzun bir büyük dilimi 86 kaloridir. Yaz aylarında sofralarınızda karpuz, peynir ve salatalığı eksik etmediğinizde vücudunuz susuz kalmayacaktır.

ÇİLEK

Daha fazla su tüketmek için çilek, narenciye ve kavun gibi daha sulu meyveleri tercih edin. Yüzde 90 oranında su içeren çilek, yaz aylarının vazgeçilmezidir. Çileği meyve salatası ve smoothies şeklinde de tüketebilir ya da içeceğiniz suyu çilekle tatlandırabilirsiniz.

SALATALIK

Yüz bakımı sırasında gözlerinizi dinlendiren ferahlatıcı bir gıda olmasının yanında salatalık, yüzde 96 oranında su içerir. Bir kasesi sadece 16 kalori olan salatalık ile suyunuzu tatlandırabilir, cacık yapabilir, salatalarınıza ekleyebilir veya meyve olarak tüketebilirsiniz.

KEREVİZ

Yüzde 95 oranında su içeriğine sahip olan bir kase kerevizde bol miktarda lif, antioksidanlar, flavonoidler, vitaminler ve mineraller açısından da oldukça zengindir. Kerevizi ister salata ve yemek ister çorba yapın sofranızdan eksik etmeyin.

MANTAR

Pişirmeye başladığınızda, bol miktarda su bırakmasından anlayacağınız gibi mantarın yüzde 92’si sudan oluşur. Et ya da tavukla birlikte zengin yemekler yapabileceğiniz mantarın faydasından yararlanabilirsiniz. Uluslararası Tıbbi Mikrobiyoloji Dergisi’nde yapılan 2015 yılında yapılan bir araştırma, mantarların etkileyici besinsel değerine işaret ediyor. Yüksek oranda protein içermesinin yanında mantar antibakteriyel ve kolesterol düşürücü özelliklere sahiptir.

ISPANAK

Mantarlara benzer şekilde, ıspanağı pişirmeye başladığınızda, bu yeşilliğin ne kadar su tuttuğunu görmek çok basittir. Bol miktardaki ıspanak sotelenirken içerisindeki suyu kaybedince çok az kalır. Çünkü ıspanak, yüzde 91 oranında su içeriğine sahiptir.

DOMATES

İki orta boy domates sadece 45 kalori olmasına rağmen yüzde 95’lik su içeriğiyle bir fincan suya eşittir. Domatesi elma gibi yiyebilir, suyunu içebilir ya da yemek ve salatalarınızda kullanabilirsiniz.

Ancak sıvı alımının büyük çoğunluğunu su ile karşılamanız gerektiğini de unutmayın. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Yaşam

Tok tutuyor ve sindirime yardımcı oluyor…

Mevsiminde tüketilen her türlü sebze ve meyve, metabolizmanızı destekler. Bu şekilde doğru vitamin, mineral ve lif, protein, yağ ile karbonhidrat dengesi sağlıklı olmanıza yardımcı. Tüm meyve ve sebzeleri kendi mevsiminde tüketilirse daha faydalı olur.

Vücudunuzun sağlıklı olması için her zaman desteğe ihtiyacı var. Bu desteği tükettiğiniz sebze ve meyvelerle karşılayabilirsiniz. Self isimli internet sitesinde yer alan habere göre, işte ilkbahar mevsiminde tüketeceğiniz ve metabolizmanızı güçlü tutacak gıdalar:

Çilek

Küçücük olmasına rağmen besin değeri yüksektir. Bir kase çiğ çileğin kalorisi 50’nin altındadır ve günlük C vitamini ihtiyacınızın yüzde 150’sini karşılar.

Turp

İlkbaharın çok yönlü sebzelerinden biri turptur. Araştırmalara göre, turpun suyunu içerseniz metabolik oranınız yükselir. Suyu bol, kalorisi az olan turpu salatalarınıza ekleyebilirsiniz.

Enginar

Lifle dolu bir sebze olan enginar, sindirimi, kan şekerini ve iştahı düzenlemeye yardımcıdır. Yarım kase enginarda 7 gram lif bulunur ve lif uzun süre tok kalmanızı sağlar.

Kayısı

Altın renginde, bal tadında kayısılar demir deposudur. Günde çeyrek kase kuru kayısı ya da 2-3 tane taze kayısı yiyerek demir ihtiyacınızın neredeyse yüzde 20’sini karşılarsınız.

Bakla

Demir açısından zengin olan bakla mükemmel bir lif kaynağıdır. Demir eksikliğinde metabolizmanız yavaşlar. Ayrıca baklada porsiyon başına 7 gram yağsız, kas yapan protein bulunuyor.

Kuşkonmaz

Az kalorili, yüksek besin değerine sahip olan kuşkonmazın pişmiş bir kasesinde sadece 30 kalori vardır. Ancak önerilen günlük C vitamini ihtiyacınızın yüzde 73’ünü, K vitamininin yüzde 180’ini ve folat ihtiyacınızın ise yüzde 61’ini karşılar. Ayrıca kuşkonmaz doğal bir idrar söktürücüdür. Vücudunuzdaki aşırı sodyumu atar.

Karalahana

Mevsiminde tüketilen karalahana çok besleyicidir. Kase başına içerdiği 137 miligram ile kalsiyum deposudur. Ayrıca içindeki lifler metabolizmanızı hızlandırır. Kalsiyum vücudunuzun daha fazla yağı metabolize etmesine yardım eder.

Karahindiba

Karahindiba özellikle A ve K vitamini açısından zengindir. Doğal bir idrar söktürücüdür, şişkinliği ve su tutulmasını hafifletir, iştahı bastırır ve sindirimi düzenler. Bu nedenle bu sebzeyi salatalarınıza eklemelisiniz.

Şeker bezelye

Bu tatlı kıtır sebzeler sizi şişirmeden tok tutar. Bir kasesinde 35 kalori vardır, lif açısından zengindir, şişkinlikle savaşır.

Kan portakalı

Bol miktarda C vitaminiyle dolu olduğu bilinen kan portakalı, tatlı şeylere karşı olan iştahınızı doyurur. Kan portakalının suyunu içmek yerine kendini yiyin, çünkü portakaldaki lifler sindirime yardımcı olur. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Yaşam

Çocuklara sebzeyi sevdirmek sandığınız kadar zor değil!

Brokoli, lahana, pırasa, ıspanak, karnabahar, kereviz, bamya ve daha birçok sebzeler içerdikleri vitamin, mineral ve liflerle çocukların sağlıklı büyüme ile gelişimlerinde anahtar rol üstleniyorlar.  Bu kadar faydasına rağmen çocuklara sebze yedirmek çok zor. Çocuğun sebzelere alışması için öncelikle istemediğinde inatlaşmamalısınız.

Sebzeler, hücrelerin yenilenmesi, doku onarımı ve sağlıklı gözler, kemikler, dişler ile saçlar için düzenli olarak sebze yemek gerekir. Aynı zamanda sebzeler, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklardan korunmaya yardım eder. Buna rağmen çocukların çoğu köfte, makarna patates kızartması veya çeşitli abur cuburlar yerine sebzeyi gördüklerinde yemek istemezler.

Elinde tabakla bir lokma daha sebze yesin diye çocuğunun ardından koşturan, sebzeleri çorbanın veya makarna sosunun içine ekleyerek gizlice yedirmeye çalışan ebeveynlerin sayısı azımsanmayacak kadar çok. Fakat, sebzeleri kamufle ederek yedirmeye çalışmanın çocuğun o sebzeyi tek başına tanımamasına, tadını bilmemesine ve ilerleyen zamanlarda sebzeyi tek başına yemeyi reddetmesine neden olabileceği söyleyen Acıbadem Fulya Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Melike Şeyma Deniz çocuklara sebzeyi sevdirmenin 8 püf noktasını anlattı, önemli uyarılarda bulundu.

Öncelikle sebze istemeyen çocukla inatlaşmayın

Sebzeleri sevdirmenin yolu öncelikle kararlı ve sabırlı bir tutum içerisinde olmanızdan geçiyor. Israrlı davranmak ve onunla inatlaşmak anlamına gelmiyor. Çocuğunuza sebze yemesi veya sebze yemeğini bitirmesi konusunda ısrarcı davranırsanız, onun gerginlik dolu yemek deneyimi sebzeleri her zaman reddetmesine neden olabilir. ‘Bu yemekten yemek ister misin?’ gibi sorular sorarak söz hakkı tanımalısınız. Eğer istemediğini belirtirse sebzelerin faydalarını anlatabilir, bir sonraki sebze alışverişine birlikte çıkarak onun istediği, ilgisini çeken sebzeleri alabilirsiniz.

Birlikte sebze alın

Genellikle çocuğumuza 2-3 kez sebze yedirmeye çalışıyor, sonra da ”Bu sebzeyi sevmiyor, aç kalmasın, sevdiği yiyecekleri hazırlayayım.” şeklinde hatalı bir düşünceye kapılırız. Aslında, çocuğunuzun bir besini sevebilmesi için onu en az 8-9 kez sofrada görmesine ve tanımasına fırsat vermeniz gerekiyor.

Akşam masaya hep beraber oturun

Çocuklara sebzeyi sevdirmenin en önemli yollarından biri de, sofraya hep birlikte oturmanız ve yemek yemeye zaman ayırmak gerektiğini ona aşılamanız. Oyun oynarken, televizyon izlerken, elinde tablet varken yemeğe zorlanan çocuklar için yemek yemek eziyete dönüşüyor. Bu nedenle, bebeklikten başlayarak sizinle birlikte sofraya oturmalı. Sofrada birlikte otururken, çocuğunuzun yanında eşiniz veya yakınlarınızla sebzelerin lezzeti ve yararlarına yönelik sohbet edin. Böylelikle sebzelere özenmesini sağlayabilirsiniz.

Çocuklar aileyi örnek alır

Hareketlerimiz her zaman söylediklerimizden çok daha etkili oluyor. Çocukların yanında herkesin mutlaka sebze yemesi gerekir. Örneğin baba sebze yemeği istemeyerek tabağını bulgur pilavıyla doldurursa çocuk hem sebzenin kötü olduğunu düşünür, hem de başka seçenekleri olduğunu bilerek ona göre davranabilir.

Sebze yemeğini birlikte hazırlayın

Yemeği birlikte hazırlamanız çocuğunuzun sebzenin her aşamasını görmesini sağladığı gibi, kendisi de emek harcadığı için yerken reddetmek istemeyecektir. Yemek hazırlık süreci onun için bir oyun haline dönüşerek keyifli zaman geçirdiği bir aktivite gibi olduğunda yaptığı yemeğin tadını merak edecektir.

Sebzeleri farklı şekilde hazırlayın

Çocuklar için yemeklerin sunumunun da çok önemli olduğunu atlamamak gerekiyor. Çocuğunuz karışık bir yemek yerine daha sade ve tek renk yemekleri seviyor olabilir ya da renkli bulduğu yemekler daha çok ilgisini çekebilir.

Kategoriler
Yaşam

Sağlıklı bir cilt için uzmanlardan öneriler

Sağlıklı ve parlak bir cilde sahip olmak tahmin ettiğinizden çok daha kolay. Tükettiğiniz gıdalara dikkat etmek, banyo suyunuzun sıcaklığını kontrol etmek gibi basit önlemler sayesinde siz de sağlıklı bir cilde kavuşabilirsiniz.

Renkli sebzeler ve meyveler tüketmek, şekerden uzak durmak sadece vücut sağlığınız için değil cildinizin de sağlıklı ve parlak olması için gereklidir. Reader’s Digest isimli dergide yer alan habere göre, işte cilt uzmanlarının kendileri için uyguladıkları yöntemler:

Göz kremi kullanın

Göz kapağı vücudumuzun en ince ve hassas derisidir ve en hızlı yaşlanan bölgesidir. Bu yüzden cilt bakımı bazen zaman alsa da güzelliğiniz ve sağlığınız için zaman harcamakta fayda var. Etkisinden emin olmak için göz kreminizin içerisindeki cilde oldukça yararlı olan peptidlere ve antioksidanlara bakın.

Sağlıklı beslenin

Beyaz ekmek bazlı beslenme cildi temiz tutmak için etkili değildir. Bu sebeple sağlıklı bir cilt için beslenme düzeniniz parlak renkli sebze ve meyvelerden oluşmalıdır. Yüksek oranda antioksidan içeren bu gıdalar cilde parlaklık veriyor.

Telefonda konuşurken kulaklık kullanın

Cep telefonları tuvaletlerden daha fazla mikrop barındırıyor. Uzmanlar bir cep telefonunun üzerinde 7 binden fazla türde bakteri bulunduğunu belirlediler. Cep telefonunuzun yüzeyinde bulunan bakteriler sivilcelere sebep olabilir. Bu sebeple cep telefonunuzla konuşurken kulaklık kullanın.

Şeker kullanımını azaltın

Dermatologlar şekerin cilt üzerinde negatif bir etkisi olduğunu belirtiyor. Şeker molekülleri cildin sağlıklı olmasını sağlayan kollajeni de sertleştiriyor ve kırışıklıklara yol açıyor. Bu nedenle sağlıklı ve genç görünen bir cilt için şekeri azaltın.

Güneş kremi kullanın

Herkes güneş kreminin yaşlanma karşıtı bir ürün olduğunu duymuştur. Ancak çoğu kişi güneş kreminin yüzünüzde bulunması gereken ilk şey olduğunu bilmez. Güneş kremi güneşin zararlı ışınlarından cildinizi koruyarak kırışıklıkları ve güneş lekelerini önlüyor. Güneş kremi kullanmanıza rağmen güneşte kalma sürenizi mümkün olduğunca kısıtlamanız gerekir çünkü güneş kremleri cildine gelen zararlı ışınlara karşı tam bir koruma sağlayamaz.

Mineral bazlı ürünler kullanın

Çoğu kadının kullandığı paraben, boya ve parfüm içeren kozmetik ürünleri ciltte egzama veya gül hastalığına yol açabilir. Bu yüzden kimyasal içermeyen, mineral bazlı ürünler kullanmak cildi bu tür hastalıklardan koruyarak genç ve sağlıklı görünmesini sağlıyor.

Sıcak duşlardan kaçının

Sıcak bir duş özellikle kış aylarında çok rahatlatıcı gelebilir ancak siz rahatlarken cildinizi cayır cayır yakıyor olabilirsiniz. Sıcak su, doğal yağlarınızın çoğunu yok eder, kan dolaşımınız teninize hücum eder ve bu da egzama, döküntü veya kaşıntı gibi rahatsızlıklara yol açar. Bu sebeple en azından yaz aylarında sıcağı kısarak soğuk duş alın ve cildinizin sağlıklı kalmasına yardımcı olun.

Kalıp sabunlar cildinizi temiz tutar

Kalıp sabunlar sadece sabun molekülleri ve nemlendirici gliserin içerir ve bu da cildinizde su ve kimyasal içeren sıvı sabunların aksine olumlu bir etki bırakır. Çoğu kişi kalıp sabunların kirli olduklarını ve mikrop barındırdığını düşünür ancak yapılan araştırmalara göre sıvı sabunlar daha çok bakteri barındırıyor. (Eda Aydan Özcanbaz)

Kategoriler
Sağlık

Nohut ve soğanı birlikte tüketin, gün boyu enerjik olun

Tüm sebze ya da meyveler tek başına yararlı olmasına rağmen bazılarının bir arada tüketilmesi sağlık açısından daha da faydalı olabiliyor. Bağışıklık sisteminizi destekleyen elma, ahududuyla birlikte tüketildiğinde kanser hücrelerinin ölmesini sağlarken soğan ile birlikte tüketilen nohut ise gün boyu enerjik olmanıza yardımcı oluyor.

Gün içerisinde tükettiğiniz sağlıklı gıdalar sizi hastalıklara karşı koruyor. Ancak bazı gıdaların ikisinin bir arada tüketilmesi sizin için çok daha faydalı olabiliyor. Reader’s Digest’ yer alan haberde, araştırmalar tarafından da desteklenen bu açıklamaya göre, birbiriyle etkileşime girerek farklı hastalıklar için fayda oranını artıran gıdalar şunlar:

Kanser riskini azaltan Elma-Ahududu

“Journal of Nutrition” isimli dergide yayınlanan araştırmaya göre, ahududu, nar, ceviz ve kızılcıkta bulunan ellajik asit, kuersetinin (elma, üzüm, soğan ve karabuğdayda bulunan antioksidan) kanserli hücreleri öldürme yeteneğini artırıyor. Bilimadamları meyve, sebze, bakliyatlarda, kuruyemişlerde ve tam tahıllarda biyoaktif fitokimyasallar keşfettiler. Şu anda araştırmacılar bu kimyasalların gruplar ya da çift halinde çalıştıklarını ve bu şekilde daha etkili olduklarını inceliyorlar.

Tüm gün enerjik yapan Soğan-Nohut

2010 yılında “Agricultural and Food Chemistry” isimli dergide yayınlanan araştırmaya göre, soğan, sarımsak ve pırasada bulunan sülfür bileşeni, nohutun da arasında bulunduğu tahıllardan ve kurubaklagillerdeki demir ve çinkonun daha iyi emilmesine yardım ediyor. Demir, vücutta oksijen taşınmasında rol oynuyor ve bu nedenle demir eksikliği yorgunluğa ve beyin sisine neden olabilir.

Kalp dostu antioksidan kaynağı Yeşil çay-Limon suyu

Yeşil çayda kateşin ve güçlü antioksidanlar bulunuyor. 40 binden fazla Japonun katıldığı araştırmada, günde en az 1 fincan yeşil çay, kardiyovasküler hastalığa bağlı ölümleri azaltıyor. Purdue Üniversitesi’nde yapılan başka bir araştırmaya göre ise yeşil çayın içine eklenen limon, yeşil limon veya greyfurt dilimi sindirim sistemimizde ateşinin parçalanmasını yavaşlatıyor ve vücut tarafından daha iyi absorbe edilmesini sağlıyor.

Adet öncesi gerginliği azaltan Somon balığı-Susam:

Sadece 85 gram somon balığı almanız gereken günlük D vitamini ihtiyacınızdan fazlasını içeriyor “Archives of Internal Medicine” isimli dergide yer alan araştırmaya göre, kalsiyumun yanında yüksek oranda D vitamini alan kadınlarda Adet öncesi gerginlik sendromunun (PMS) yüzde 30-40 oranında azaldığı belirlendi. Kalsiyumu da süt ürünlerinin yanı sıra susam, badem ve kıvırcık gibi yeşil yapraklı gıdalardan da sağlayabilirsiniz.

Antrenman sonrası güç kazandıran için yoğurt-muz

Egzersiz yapıca glikoz yaktığınızdan, antrenman sonrasında ise kan şekerinizin düşmesi normaldir. Bu hipoglisemik atakları, mükemmel  karbonhidrat (muz) ve protein (yoğurt) ikilisiyle önleyebilirsiniz. Karbonhidratlar kan şekeri seviyenizi yeniliyor ve protein de dolgunluğu arttırıyor ve kan şekeri seviyesinin çok hızlı yükselmesini önlüyor. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Yaşam

Besin değeri yüksek olan bu gıdalar kronik hastalıklardan koruyor

Her çeşit sebze ya da meyveyi sevmiyorsanız  multi-vitamin takviyesi almak vücudunuz için gerekli olan bazı besinleri bünyenize almanın iyi bir yolu olabilir, fakat gerçek gıdalar tüketmek multi-vitamin içmekten daha eğlencelidir. Doğru gıdaları seçerek sağlıklı ve güçlü olmak için gerekli olan tüm zorunlu besin maddelerini alabilirsiniz.

Vücudumuzun ihtiyacı olan besin öğelerinin en az birkaçına sahip olan binlerce farklı gıda var. Dünyadaki en sağlıklı gıdalar doğal gıdalardır ve bunların besin değerlerinin çok fazladır. Bu gıdaların lezzeti çok güzeldir, çoğunun bulunması kolay, yaygın ve pahalı olmayan gıdalardır. İşte herkesin tüketmesi gereken en sağlıklı 10 gıda:

Meyveler

Mineraller, vitaminler, antioksidanlar ve diğer faydalı, bitkisel mikro besinlerle sayesinde meyveler doğanın bize sunduğu en iyi hediyedir. Bu yiyeceklerin doğal olarak yağı ve kalorisi azdır, hiçbirinde kolesterol yoktur. Ayrıca meyveler kanser, diyabet ve obezite gibi kronik hastalıklardan sizi korur. İşte mutlaka tüketmeniz gereken en faydalı meyveler: elma, kayısı, muz, yaban mersini, kantalup kavun, incir, kızılcık, üzüm, greyfurt, kivi, limon, portakal, papaya, armut, ananas, erik, kuru erik, kuru üzüm, çilek, ahududu, karpuz.

Kabuklu kuru yemiş ve tohumlar

Protein, vitamin, lif, karmaşık karbonhidratlar açısından zengin olan kabuklu kuru yemiş ve tohumlarda az miktarda selenyum, magnezyum, bakır ve çinko gibi mineraller de bulunuyor. Dünyadaki en besleyici kuru yemişler ile tohumlar: Badem, keten tohumu, yer fıstığı, kaju fıstığı, kabak çekirdeği, susam tohumu, ayçekirdeği, ceviz.

Tam tahıllar

Tam tahılların yağı azdır ve lif bakımından zengindir. Kolon ve kalp sağlığınızı korumaya yardımcı olur. Ayrıca iltihaplanmış dokuları yatıştırır. İşte dünyanın en sağlıklı tam tahılları: kahverengi pirinç, mısır, arpa, karabuğday, darı, yulaf, kinoa, çavdar, tam buğday, kılçıksız buğday.

Sebzeler

Sebzeler iştahınızı kontrol altında tutar, bu nedenle çok fazla ya da çok az yemek yemezsiniz. Kan basıncını ve sindirim ile göz problemi riskini düşürür. Ayrıca sebzeler felç, kalp hastalığı ve bazı kanserlere yakalanma riskinizi azaltır. İşte yiyebileceğiniz en besleyici sebzeler: kuşkonmaz, avokado, brokoli, Brüksel lahanası, havuç, lahana, karnabahar, kereviz, yeşil yapraklı sebzeler, salatalık, sarımsak, soğan, patates, marul, deniz sebzeleri, ıspanak, yaz ve kış kabağı, yer elması, domates, pazı, şalgam, Hint yer elması.

Deniz ürünleri

Omega-3 yağ asitleri açısından oldukça zengin olan balık şeker hastalığı, eklem iltihabı ve kalp hastalığı gibi yaygın olan kronik hastalıkları önlemeye ve hafifletmeye yardım eder. Mükemmel bir besin kaynağı olan balık yüksek kalitede protein ile A ve D vitamini, fosfor, magnezyum, selenyum ve iyot gibi çeşitli vitamin ile mineraller içerir. Haftada iki kez balık yemelisiniz. Özellikle somon, sardalye ve ton balığı tüketmelisiniz.

Yağsız et ve kümes ürünleri

Yağsız et yağlı ete oranla düşük yağlı ve az kalorili protein içeriyor. Kümes ürünleri selenyum ve kolin gibi minerallerin yanı sıra size B3, B6 gibi önemli vitaminler sağlıyor. Kolin sinir fonksiyonları için oldukça önemlidir. Az yağlı ve az kalorili bir beslenme tarzı için yağsız et ve kümes ürünleri iyi bir seçenektir. İşte en yağsız et ve kümes hayvanları: çayırlarda büyüyen sığır, çiftlik tavuğu, kuzu, hindi, geyik eti.

Kuru baklagiller

Çözünebilir kaynakların en iyisi olan kuru baklagillerde sağlıklı miktarda demir, magnezyum ve folik asit vardır. Et yemeyen insanlar için kuru baklagiller iyi bir demir kaynağıdır. Ayrıca kuru fasulye ve nohutta yağ oranı düşüktür, bunlar kaliteli protein açısından ise zengindir. İşte dünyanın en besleyici kurubaklagilleri: siyah fasulye, nohut, Garbanzo fasulyesi, börülce, mercimek, Lima fasulyesi, soya fasulyesi, Miso (Japon yemeği), küçük-beyaz fasulye, barbunya fasulye, tofu.

Sağlıklı içecekler

İçecekler de sağlıklı beslenmenin bir parçası olabilir. İşte içebileceğiniz en sağlıklı içecekler: Yeşil çay, soya sosu ve su. Polifenoller ve kateşin açısından zengin olan yeşil çay çeşitli kanserlerle savaşır ve kalp fonksiyonlarınızın düzgün olarak çalışmasına yardım eder. İyi bir antioksidan olan soya sosunda birçok mineral ve vitamin bulunuyor. Vücudunuzun susuz kalmasını önleyen su böbrek hasarını da önlemeye yardım eder.

Az yağlı süt ürünleri

Süt ürünleri ve süt yüzde 10-12 oranında yağ içerir. Tam yağlı süt iyi bir B12 vitamini, D vitamini, kalsiyum, B2 vitamini ve fosfor kaynağıyken doymuş yağ oranı yüksektir ve yüksek kaloriyle ve kilo almayla ilgili problemlere yol açabilir. Az yağlı süt ve yumurtada ise çok az yağ vardır. Az yağlı ürünler kas oluşumuna yardım eder, obeziteyi önler, tip 2 diyabet ve hipertansiyon gibi hastalıkların riskini düşürür. Dünyadaki en az yağlı süt ürünleri şunlardır: çayırlarda beslenen hayvanlardan elde edilen süt, yoğurt, peynir, keçi sütü, yumurta.

Doğal tatlandırıcılar

Akçaağaç ya da şeker kamışı gibi doğal tatlandırıcılar kilo vermenin en sağlıklı yollarından biridir. Genel olarak şekeri ne kadar az işlerseniz vücudunuza girecek olan besin değeri o kadar artar. İşte dünyanın en sağlıklı doğal tatlandırıcıları: bal, şeker kamışı şurubu, akçaağaç. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Yaşam

Kokularından dolayı istenmeyen bu sebzeler hastalıklarla savaşıyor

Karın kapıya dayanması ve havaların iyice soğumasıyla grip ve soğuk algınlığı gibi salgınların ortalığı kırıp geçirdiği bu dönemde sağlığınız için yararlı olan ancak kokularından dolayı tercih edilmeyen bazı kış sebze ve meyveleri sizi grip gibi birçok enfeksiyondan koruyor.

Çoğu zaman pişirirken saldığı keskin koku nedeniyle tercih edilmeyen birçok kış sebzesi ve çeşitli meyveler, sizi enfeksiyonlardan ve çeşitli hastalıklardan koruyor ve bol bol da vitamin içeriyor. Health isimli internet sitesinde yer alan habere göre, işte uzak durulan sebze ve meyveler:

Kereviz

İlk baharın başlarında sezonuna girdiğimiz kerevizi kışın başında tekrar pazarlarda bulabilirsiniz. Konserve ya da taze olarak satın alabileceğiniz kereviz oldukça lezzetlidir. Lif, C vitamini ve folat açısından zengin olan kereviz yeni hücre üretimi için de gereklidir.

Lahana

Kimilerinin ağır kokusu nedeniyle pişirmeyi tercih etmediği lahana kış aylarının mutlaka tüketilmesi gereken sebzelerinden biridir. B, C ve E vitaminleri ile potasyum, kalsiyum, kükürt, demir, bakır ve magnezyum gibi mineraller açısından zengin olan lahana, kanser hücrelerinin çoğalmasını engelleyen kimyasal bir madde içeriyor. Dolmasını ya da yemeğini yapabileceğiniz lahanayı turşu olarak da tüketebilirsiniz.

Kırmızı turp

İyi bir C vitamini kaynağı olan kırmızı turp sert ve gevrektir, acımsı bir tada sahiptir. Kırmızı turpu diğer sebzelerle birlikte kızartabileceğiniz gibi havuçla birlikte salatasını da yapabilirsiniz. Soya sosuyla da mükemmel bir tamamlayıcıdır.

Karalahana

Lezzetli bir kış sebzesi olan karalahana buz toprağa düştüğünde daha da tatlanır. Et yemeklerini daha da lezzetlendiren karalahananın etli sarmasını da yapabilirsiniz. İçerdiği bol miktardaki K, A ve C vitaminleri ve hatta biraz kalsiyum sayesinde bir süper gıdadır.

Kan portakalı

Kışın içeceklerinize, salatalarınıza ve tatlılarınıza ekleyebileceğiniz kan portakalı C vitamini ve lif açısından zengindir. Portakalın kırmızı rengi meyve kokteyllerinize renkli ve havalı bir görünüm katar.

Bezelye

Az kalorili bir sebze olan bezelye C ve K vitaminiyle doludur. Makarna salatalarınızda da lezzetli bir tat oluşturur. Bezelyeyi satın aldıktan sonra birkaç gün buzdolabında bekletip de pişirirseniz daha kısa sürede piştiğini görürsünüz.

Trabzon hurması

Lapa gibi olabilen bu tatlı meyvenin benzersiz bir yapısı vardır. İyi bir C vitamini ve lif kaynağı olan hurma salatalarınıza da lezzet katabilir. Daha çok meyve olarak yemeyi tercih edebilirsiniz.

Kızılcık

Oldukça lezzetli bir meyve olan kızılcık sağlığınız için de çok faydalıdır. Belirli enfeksiyonlara karşı yakalanma riskini azaltan kızılcık C vitamini içerir ve iyi kolesterol seviyesini düzenler, geliştirir.

Ravent

Kuzukulağıgillerden olan bu saplı sebze soğuk havada yetişir ve Ravent Türkiye’de yetiştirilmese de çok az insan tarafından tanınmaktadır. Tıp dünyasında kullanılması nedeniyle dünyada birçok yerde yetiştiriliyor. Bitkinin yaprakları ise zehirlidir, tüketilmez.

Kestane

Kestane ağacının meyvesi kış aylarının olmazsa olmazıdır. Artık eskisi gibi sobaların üzerinde pişiremesek de fırında ya da ocağın üzerinde pişirebileceğiniz kestane iyi bir C vitamini kaynağıdır. Belli belirsiz tatlı ve fındık tadında olan kestaneyi çiğ olarak yiyebileceğiniz gibi fırında közleyip de tüketebilirsiniz. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Yaşam

Çay, hararetinizi almasının yanında soğuk algınlığına da iyi geliyor

Meyve, sebze, kuru bakliyat, tahıllar ve sütün yanı sıra hararet gidermek ve keyif yapmak için içtiğimiz çay da içerisindeki antioksidanlar sayesinde vücudunuzun güçlü olmasını sağlayıp sizi soğuk algınlığı gibi çeşitli mevsim hastalıklarına karşı koruyor.

Sebze ve meyvelerin yanısıra balık, sarımsak, yoğurt ve kefir gibi gıdalar da sizi hastalıklardan koruyor. Health isimli internet sitesinde yer alan habere göre, sadece sebze ve meyveler değil, her besin grubundan gıda sizi soğuk algınlığı ve gribe karşı dirençli hale getiriyor. İşte bunlardan bazıları:

Sarımsak

Bu keskin kokulu sarımsak dişleri yemeklerinize lezzet katmaktan fazlasını yapıyor. İçerisinde çözündüğü zaman antioksidanlar üreten sülfürik bir bileşen olan “Allicin” bulunuyor. 2001 yılında “Advances in Therapy” isimli dergide yayınlanan araştırmaya göre, 12 hafta boyunca (Kasım-Şubat ayları arasında) sarımsak takviyesi alan insanların almayanlara göre daha az soğuk algınlığı geçirdikleri tespit edildi. Sarımsak çiğ olarak tüketildiğinde ise en büyük antioksidan kaynaklarından biridir.

Balık

Somon, ton balığı ve istavrit gibi yağlı balıklar vücutta zararlı iltihabı azaltmaya yardımcı olan bileşenler yani Omega-3 yağ asitleri açısından zengindir. Kronik iltihaplanma bağışıklık sisteminin uygun şekilde çalışmasını önlüyor ve ciddi hastalıkların yanı sıra soğuk algınlığı ve gribe yol açıyor. Omega-3 yağ asitleri ise bu iltihabı azaltıp soğuk algınlığıyla savaşıyor.

Narenciye

En son yapılan araştırmalar, C vitaminin soğuk algınlığını önlemede düşünüldüğü kadar faydalı olmadığını gösterdi. Buna rağmen, hastalığın başlangıcında C vitamini almak hastalığın süresini yaklaşık 1 gün azaltıyor. Çok fazla narenciye tüketmek (portakal, greyfurt, limon dilimleri) bu faydalı besinden fazla almanızı sağlar.

Anason tohumu

Meyankökü tadındaki bu tohumların antibakteriyel özellikleri var. Öksürüğü hafifletiyor, üst solunum yollarınızın tıkanmasını önlüyor. Anason tohumunu kurabiyelerinizde ve dürümlerinizde kullanabilirsiniz. Fakat soğuk algınlığıyla savaşmak için genellikle çayı kullanılıyor.

Yoğurt ve kefir

Bakterileri genellikle kötü bir şey olarak düşünürüz, fakat bu organizmaların bazıları sağlığınız için zorunludur. Yoğurt ve kefir gibi probiyotik gıdalar yemek faydalı bakteri türlerinin yeniden doldurulması için iyi bir yoldur. Bu bakteriler sindirim sağlığını destekler ve mide rahatsızlığını önlemeye yardım eder. Mide ve bağırsak yollarında 10 trilyon bakteri yaşıyor.

Rezene

Anason gibi rezene de doğal bir balgam söktürücüdür. Ayrıca göğüs tıkanıklığını açar ve inatçı öksürüğü yumuşatır. Rezene çiğ olarak ya da kavrulmuş şekilde tüketilebilir. Soğuk algınlığıyla savaşmak için rezene tohumlarından çay yapmalısınız. Bir fincan kaynamış suya 1,5 çay kaşığı rezene tohumu atıp 15 dakika demlendirin, süzün ve balla tatlandırıp için.

Kırmızı biber

Narenciyeler gibi kırmızı biberlerde de bol miktarda C vitamini bulunuyor. Gerçekte, sadece bir tane kırmızı biber kadınlar için önerilen günlük miktarın 2 katı kadar (150 miligram) C vitamini içeriyor. Araştırmalar ise gribe karşı savaşmanız için daha fazla C vitaminine ihtiyacınız olduğunu gösteriyor.

Çay

Herkes bir bardak sıcak çayın göğüs darlığına iyi geldiğini, boğaz ağrısını yumuşatmaya yardımcı olduğunu biliyor. Siyah, yeşil ya da beyaz çay olmak üzere tüm çaylar griple savaşan kateşin isimli antioksidanlar içeriyor. 2011 yılında Japonya’da yapılan araştırmada, 5 ay boyunca kateşin kapsülü kullanan katılımcıların kullanmayanlara göre gribe yüzde 75 daha az yakalandıkları belirlendi. Ayrıca  kateşinler metabolizmanızı hızlandırıyor, bağışıklığınızı artırıyor ve kanser ile kalp hastalığına karşı koruma sağlıyor.

Bitter çikolata

Saf kakao birçok çilek türünden daha fazla hastalıkla savaşan antioksidan içeriyor, ayrıca bitter çikolata çinkoyla doludur. Ancak çikolata yerken kakao oranı en az yüzde 70 ve üzeri olan bitter çikolatayı tercih etmelisiniz.

Derisiz hindi göğsü

Derisi alınmış hindi göğsü gibi yağsız proteinler, griple savaşmada önemli yer tutar. Genellikle kas yapmak için bu proteine ihtiyacımız olduğunu düşünürüz, fakat vücutta antikor üretimi ve enfeksiyonlarla savaşmak için yağsız proteine ihtiyaç duyarız. Aynı şekilde tavuk göğsü de iyi bir yağsız protein kaynağıdır. Et yemiyorsanız kuru fasulye, kabuklu kuru yemiş ve süt ürünleri de tüketebilirsiniz.

Süt

Vücudumuzun güçlü kemik üretimi için gerek duyduğu D vitamini  kalp hastalığına karşı savunma sağlıyor, bağışıklık sisteminizi destekliyor. Bu kilit vitamin süt, portakal suyu ve kahvaltılık tahıl gibi güçlendirilmiş yiyeceklerde de bulunuyor. İhtiyacınız olan günlük D vitaminini almanız sizi soğuk algınlığından korumaya yardım eder. 2012 yılında yapılan araştırmaya göre, D vitamini takviyeleri çocukların kışın soğuk algınlığıyla savaşmasına yardım ediyor.

Mantar

Tüm mantar türleri potasyum, B vitamini ve lifin yanı sıra bağışıklık sisteminizi destekleyen antioksidanlar içeriyor. Özellikle Uzakdoğu mutfağında kullanılan Şitaki mantarının içerdiği “lentinan” isimli besinin kansere karşı koruyucu özelliği bulunuyor.

Yulaf

İster kasede isterseniz çikolatanın içinde yiyin, yulaf beta-glukan olarak isimlendirilen bir tür lif içerir. Bunun da kolesterolü düşürücü ve bağışıklığı destekleyici özellikleri bulunuyor. Araştırmalara göre, yulaftan aldığınız beta-glukan üst solunum yolu enfeksiyonlarını önlemeye yardım ediyor. Ayrıca insanlarda beyaz kan hücresi aktivitesini düzenliyor.

Yeşil yapraklı sebzeler

Koyu yeşil yapraklı sebzeler daha fazla besin maddesi içerir. Soğuk algınlığı ve grip mevsimi için vücudunuzu marul, karalahana ve rokayla güçlendirebilirsiniz. Ayrıca roka gibi biraz acı yeşillikler göğsünüzdeki tıkanıklığa, öksürüğe ve burun akıntısına iyi gelir.

Yaban mersini

Bu antioksidan deposu meyve bağışıklık sisteminizi güçlendirir. 2007 yılında, Cornell Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre, bilim adamları vahşi yaban mersininin herhangi bir taze meyveden çok daha fazla aktif antioksidan içerdiğini tespit ettiler.

Havuç ve tatlı patates

Havuç ve tatlı patates gibi turuncu meyve-sebzeler beta-karoten açısından zengindir. Bu yiyecekleri yediğimizde vücudumuz bu organik bileşeni A vitaminine çeviriyor. A vitamini ise güçlü bir bağışıklık sistemi için zorunludur. Özellikle soğuk algınlığına yakalandığınızda A vitamini önemlidir. Mukus zarının sağlıklı kalmasında ve fonksiyonlarını iyi bir şekilde yerine getirmesinde etkilidir.

Ay çekirdeği

Akşamları dizi izlerken çıtırdattığınız ay çekirdeği en iyi doğal E vitamini kaynaklarından biridir. Hücre duvarlarını hasardan koruyan bir antioksidan olan E vitamini vücudunuz için önemlidir. Sadece 30 gram ay çekirdeği günlük ihtiyacınız olan E vitaminin yüzde 30’unu karşılar. E vitamini ayrıca akciğerlerinizin sağlığı için de önemlidir. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Yaşam

Yiyebileceğiniz en sağlıklı 10 sebze

Sebze ve meyvelerin vücudumuz için ne kadar gerekli ve sağlıklı olduğunu hepimiz biliyoruz. Ancak bunlardan bazısının sofralarınızdaki yeri baş köşede gelmeli. İçerisinde bulunan antioksidanlar sayesinde bu sebzeler sizi kanser, kalp hastalığı ve felç gibi çok ciddi hastalıklardan koruyor.

Fiyatı her ne kadar 7 lirayı bulsa da soğan en sağlıklı sebzeler arasında başı çekiyor. Reader’s Digest dergisinde yer alan habere göre, antioksidan açısından oldukça zengin olan sebzeleri evinizden ve alışveriş listenizden asla eksik etmeyin.

İşte en sağlıklı 10 sebze:

Soğan

Bu sebzeyi çiğ olarak tüketirseniz kanserle savaşan antioksidanlardan daha fazla yarar görürsünüz. Soğanı yüksek ısıda pişirmek sizi akciğer ve prostat kanserine karşı koruyan fito-kimyasalların faydasını önemli ölçüde azaltıyor. Çiğ soğanı domates, biber ve salatalık ile harmanlayıp, baharatlarla zenginleştirip salata olarak tüketin.

Mısır

Koçanıyla ya da koçansız mısırı pişirerek yiyiniz. Journal of Agricultural Food and Chemistry isimli dergide yayınlanan araştırmaya göre, mısırı ne kadar çok pişirirseniz içinde bulunan lutein (yaşlılarda körlükle savaşan) gibi antioksidan seviyesi o kadar artıyor.

Bezelye

International Journal of Cancer isimli dergide yayınlanan araştırmaya göre,küçük fakat oldukça güçlü olan bu sebzeyi diğer baklagillerle birlikte her gün tüketirseniz mide kanseri riskiniz azalıyor. Ayrıca bezelyeyi pilavlarınızda kullanabilirsiniz.

Karalahana

Bu sebzenin kıvırcık yeşil yapraklarında bol bol C vitamini ile LDL (kötü kolesterol) seviyenizi düşürerek kalp hastalığı riskinizi azaltmaya yardımcı antioksidanlar bulunuyor. Karalahananın yemeğini ya da dolmasını yapabilirsiniz.

Brokoli

Kanserle savaşan antioksidanlarla doludur brokoli. 10 yılı kapsayan araştırmaya göre, haftada 5 ya da daha fazla porsiyon turpgiller (brokoli dahil) yiyen erkeklerde mesane kanseri gelişme riskinin yarı yarıya az olduğu görüldü. Brokoliyi haşlanmış sevmiyorsanız çorbasını deneyebilirsiniz.

Kırmızı dolmalık biber

Bir orta boy biberde sadece 32 kalori bulunuyor. Günlük C vitamini ihtiyacınızın yüzde 150’sini karşılayan kırmızı dolmalık biber kalp hastalığına yol açan damar sertliğiyle de savaşıyor.

Ispanak

Sağlıklı gözlere sahip olmanızı sağlayan ve maküler dejenerasyon hastalığını önlemeye yardım olan karotenoid isimli antioksidanlarla dolu olan ıspanağı pişirerek içinde bulunan lutein isimli antioksidanın vücut tarafından daha iyi emilmesine yardım edersiniz.

Kaba yonca veya Şark yoncası

Bu güçlü sebze beta-karoten açısından zengindir. Beta- karoten de sizi akciğer kanserine karşı korur, sağlıklı bir cilde, tırnaklara, saçlara, diş etlerine, kemiklere, dişlere ve bezlere sahip olmanıza yardım eder. Ayrıca iyi bir E vitamini kaynağıdır. E vitamini de sizi kalp krizine, felçe karşı korur ve mesane kanserinden ölme riskinizi azaltır.

Brüksel lahanası

Bu antioksidan topları kansere yol açan serbest radikallerin zararlı etkisini yok ediyor. Sadece yarım kase Brüksel lahanası günlük C vitamini ihtiyacınızın yüzde 80’ini karşılıyor. Ayrıca bu sebze kalp hastalığıyla ve kataraktla savaşıyor. Bu sebzeyi zeytinyağıyla soteleyerek tüketebilirsiniz.

Pancar

Kökü yenen bu sebzede gözlerinizi koruyan luteinin yanısıra kanserle savaşan antioksidanlardan da bol miktarda bulunuyor. Pancarın yapraklarını da atmayın. Pancar yaprakları sebzenin besin değeri en fazla olan bülümü ve diğer koyu yeşil yapraklı sebzeler gibi pişirilebiliyor. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Yaşam

Hastalıklardan koruyan renkli gıdalar

Market ve pazar tezgahlarını süsleyen sebze ve meyveler, hem yetişkinlerin hem de çocukların ilgisini çekiyor. Renkli sebzeler ve meyveler sizi kalp ve şeker hastalığı, felç, bazı kanserler ve obezite gibi kronik hastalıklardan korumaya yardım ediyor.

Yaban mersininden kavuna, karpuzdan domatese kadar birçok farklı renkteki sebze ve meyve sizi ciddi hastalıklardan koruyor. Foxnews isimli sitede yer alan habere göre, özellikle de kadınların sağlığının desteklenmesine yardım eden her renkten yiyeceğin tadına bakmalısınız. İşte düzenli olarak yemeniz gereken yiyecekler:

Kavun ve karpuz 

Karpuz koyu pembe renginin kaynağı karotenoid olan likopen açısından oldukça zengindir. Çeşitli araştırmalara göre kanında yüksek düzeyde likopen bulunan insanlara bazı kanserlerin görülme riski daha düşüktür. Özellikle bu durum akciğer, mide ve prostat kanseri için kanıtlanmıştır. Ayrıca araştırmalar serviks ve göğüs kanseri için de gelecek vaadediyor. Likopen ayrıca iyice olgunlaşmış kavunda da bol miktarda bulunur. Yüzde 92 oranında su içeren karpuz dehidrasyonu önlemeye yardım eder, cildiniz için gerekli olan sıvıyı verir.

Mango

Mangolar mükemmel bir C vitaminidir ve içerisinde bulunan bol miktardaki beta-karoten meyveye turuncu rengini verir. Ayrıca mango bağışıklık sistemini desteklemeye yardım eden fenolik bileşenler içerir. Bunun yanı sıra iyi bir lif kaynağıdır. Son zamanlarda yapılan bir araştırmaya göre, günde 3 porsiyon beta-karoten içeren sebze ve meyve yemek kızarıklığı yok edip, sağlıklı bir parlaklık vererek cildin görünümünü iyileştiriyor.

Limon

Limon C vitamini ile sağlığınızı destekleyen biyoflavanoidler içerir. Bu bileşenler kalp hastalığı ve kanser gibi kronik hastalıkların riskini azaltmaya yardım ediyor. Limon kabuğu doğal bir antimikrobiyal (mikrop olmayan) özelliğe sahiptir. C vitamini vücudun demiri daha iyi emmesine yardım eder.

Acı yeşillikler

Hardalımsı yeşillikler beta-karoten, lutein ve zeaxanthin ile doludur. Lutein ve zeaxanthin antioksidandır ve göz hücrelerini korumaya, yaşa bağlı maküler dejenerasyon ile katarakt riskini azaltmaya yardımcıdır. Bu yeşillikler 9 kat daha fazla K vitamini içerir. Bu vitamin kanın pıhtılaşması için gereklidir. Bazı araştırmalar, K vitaminin yaşlılarda kemikleri güçlü tutmaya yardımcı olduğunu gösterdi. Sadece 36 kalori olan bu acımsı yeşillikler zayıflamanıza da yardım eder.

Yaban mersini

İçerisindeki polifenoller sayesinde yaban mersininin bilişsel ve motor fonksiyonlardaki azalmaları geri çevirmeye yardımcı olduğu belirlendi. Bir tür polifenol olan antosiyanin, kadınlarda kalp krizi riskini üçte bir oranında azaltıyor. Yaban mersininin kalorisi ise çok düşüktür. (Vasfiye Özcanbaz)