Kategoriler
Yaşam

Unutkanlık için ilaç gibi öneriler!

Her yaşta yaşanabilen unutkanlık çok küçük belirtilerle kendini ele veriyor. Gelecek planı yapamıyor ve sorumluluktan kaçıyorsanız; siz de unutkanlıkla karşı karşıya olabilirsiniz! Peki unutkanlığa karşı neler yapabilirsiniz?

Unutkanlık, erkenden fark edilip tedavi edilmezse kişiye hayatı zindan edebiliyor. Spordan bulmacaya, geziden arkadaşlık ilişkilerine kadar pek çok şey unutkanlığa iyi geliyor. Medical Park Bahçelievler Hastanesi’nden Psikolog Berra Baş, yetişkinler ve çocuklar için unutkanlıkla başa çıkmanın püf noktalarını anlattı.

Unutkanlık zihninizi boşaltabilir!

Unutkanlık tedavi edilmediğinde, korkunç hallere sebebiyet verebilir. Sınavlarda berbat bir sonuç alınmasına neden olarak, bilgilerin uzun süreli bellekten geri çağrılmasına engel olabilir ve özgüvenin düşmesine yol açar. En sevdiklerinizin özel günlerini, toplantı saatlerini ya da şehir içinde ne kadar hızla yol almanız gerektiğini unutturabilir. Trafik kazalarının en büyük sebebi dikkatsizlik değil de nedir? Unutkanlık; bir insanın, en çok da kendi kendinizin hayatına mal olabilir. Unutkanlıklarınız sebebiyle, kendinize ve etrafınızdakilere hayatı zindan etmenize sebep olabilir. Yani, zaten zor olan yaşam savaşındaki tüm dayanağımızı, aklımızı elimizden alabilir. Demans’a dönüşebilir. Bir süre sonra John Locke’n dediği gibi ‘tabula rasa’ yani zihninizi boş bir levha gibi bomboş edebilir.

Unutkanlığın belirtilerine dikkat!

İşte, unutkanlığı geç olmadan fark edebilmeniz için dikkat etmeniz gereken belirtiler: Dikkatsizlik, işe/okula geç kalmak, sorumluluklardan kaçmak, zamanı yönetememek, gelecek planı yapamamak, stresle başa çıkamamak, değersiz hissetmek, yargılanmaktan korkmak, daha önce kolay öğrenilen bilgileri hafızada tutmakta zorlanmak, hayata dair tutkuların azalması ve kolay pes etmek…

Yetişkinler için ilaç gibi öneriler

Bulmacalara yer açın: İlla çengel bulmaca çözmek zorunda değilsiniz, kelime avı bile oynasanız nöral ağlarınız kuvvetlenecektir.

Kitap okuma alışkanlığınızı şekillendirin: Unutmayı engellemek için, zihninizin esnek kalmasına fırsat tanımalısınız. Bu, hiç şüphesiz yeni bilgiler ve yeni hobiler edinerek sağlanmaktadır.

Yeni sosyal ve eğitimsel kulüplere katılın: Eğer çok monoton bir yaşamınız varsa, bu durum sizde depresyona sebebiyet verebilir. Bu bağlamda, yenilik en güzel tedavidir.

Arkadaşlarınızla daha sık buluşun: Bakış açılarınızın genişlemesini sağlayan, size tebessümüyle enerji veren dostlarınıza sarılın ve hayatı yaşanabilir kılın. Bu durum, sosyal ihtiyacınızın doyuma ulaşmasını sağlayacak ve diğer işlerinizde de motivasyonunuzun daim olmasına destek olacaktır.

Sudoku öğrenin, 1000’lik yapboz yapın: Dikkat gelişiminde bu tür aktiviteler çok fayda sağlamaktadır. Odaklanma gücünü arttırmaktadır. Mental iz sürmeyi geliştirmektedir.

Yeni yollar keşfedin: Harita becerileriniz ne kadar gelişirse, o kadar bellek bozukluklarına engel olabilirsiniz.

Seyahatler planlayın: Yaşamı ertelemeyin, tadını çıkartın. Hayata dair tutkularınızı gerçekleştirdikçe, unutkanlık azalır.

Sağlığınızın kıymetini bilin: Kendinize özenli davranın. Eleştirmeyin, yargılamayın. Sadece özelliklerinizi geliştirmek için çabalayın.

Dil öğrenin: Hiç vaktiniz yoksa, en azından online kurslardan faydalanın. Her hafta bir-iki saatinizi bu aktiviteye ayırın.

Ajanda kullanın: Unutkanlıklarınız azalana kadar, her gün yapılandırılmış programlar belirleyin ve uygulayın.

ÇOCUKLAR İÇİN UNUTKANLIĞA KARŞI ÖNERİLER

Çocuğunuzu, “Sen ne kadar sakarsın, ne kadar unutkan bir çocuksun” diye etiketlemeyin. Bu tarz ithamlar yerine daha yapıcı konuşmayı demeyin. Örneğin montunu almasını söylediğinizde, çocuğunuzun montunu almayı unuttuğunu varsayalım. Burada sakinliğinizi muhafaza edin ve çocuğunuza ipucu verin: “Hava çok soğuk, üzerinde eksik olan bir kıyafet olabilir mi, kontrol etmeni istiyorum.” Böyle yaptığınızda, ona kontrol mekanizmasının kendisinde olduğunu hatırlatıyorsunuz.

Tablet bağımlılığı geliştiren çocuklarda, dikkat eksikliklerine bağlı matematik işlemlerinde hata yapma, okuduğunu anlamakta zorlanma ve derslerde çabuk sıkılma şikâyetleri gözleniyor. Özellikle tatil dönemlerinde, çocuğunuzu gezdirerek harita becerisini kuvvetlendirin. Çocuğunuzun ilgi duyduğu şeyi bulun, örneğin bir helikopter. Helikopter temalı bir puzzle alın. Çok küçük parçalar olmasın ki, çocuk sıkılıp bırakmasın. Yapabileceği bir çalışma seçmek, motivasyonunu korumasını sağlamak açısından çok önemli. Çocuğunuzla birlikte film izleyip, sonrasında film hakkında konuşmalarına ve fikir yürütmelerine fırsat verin. Mutlaka kitap okuma alışkanlığı geliştirmesini sağlayın. Okuduklarını anlatmasını ve fikirler üretmesi noktasında destekleyici olun ve her şeyden önemlisi sevildiğini hissettirin. Zamanında ve rutine indirgenmiş uyku eğitimine önem verin.

Sevgi, en büyük şifadır. Bütün bunları denediğiniz halde, devam eden şikâyetleriniz varsa, uzmanlardan destek almayı ihmal etmeyin.

Kategoriler
Yaşam

Oyun oynamayan çocuklar, hayal gücünden mahrum

Küçük yaşlarda zihinsel gelişimi etkileyen oyunları yeterince oynayamayan insanlar hayal gücünden ve yeni keşiflerden mahrum oluyor.

Temple Üniversitesi’nde görevli araştırmacılar, çocukların yeterince oyun oynamadıkları konusunda aileleri uyardı. Bunun küresel ısınma kadar önemli ve ciddi bir konu olduğunu belirten araştırmacılar, 30’lu yaşlardaki insanların çocuklar kadar hayal gücüne sahip olmadıklarını, yeni keşifler yapamadıklarını belirledi. Uzmanlar, oyunun 2 değerli türünün olduğunu belirterek, birincisinin çocukların hayal güçlerinin kuralları belirlemesine izin verdikleri oyunlar olduğunu söyledi.

İkinci türün ise oynayarak öğrenme modeli olduğunu ifade eden araştırmacılar, bu oyun şekli küçük çocuklar için zengin içerikli keşfe dönüştüğünü açıkladılar. Ayrıca, yetişkinlerin oyunla çocuklara sanatın, sosyal çalışmaların, psikolojinin farklı türlerini gösterebieceklerini kaydetti. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Soru-Cevap

Şarkıların kafamıza takılmasının sırrı

Bilim adamları, melodilerin zihni meşgul etmesinin sebebini buldu. Dinlenen şarkının beynin işitsel korteksini doldurduğunu ve parça bitse de beynin uzunca bir süre nağmeyi devam ettirdiğini belirledi. Bu takıntıdan kurtulmak için de 6 pratik çözüm önerdi.

Arabanızla işe doğru gidiyorsunuz ve en sevdiğiniz radyo kanalını dinliyorsunuz. Radyoda, Fikret Kızılok’un ‘Bu kalp seni unutur mu?’ şarkısı çalıyor. Arabanızı park edip iniyor ve işe başlıyorsunuz. Ancak “Bu kalp seni unutur mu?” bölümü halen aklınızda. Akşama kadar beyninizde bu sözler yankılanıyor, bir türlü kafanızdan atamıyorsunuz. Niçin şarkılar kafanızda ayrılmaz bir şekilde takılıp kalıyor?

Howstuffworks.com isimli sitede yer alan haberde, uzmanlar, suçlunun earworm (insanın aklına takılıp kalan, devamlı tekrar eden melodi, şarkı) olduğunu söylüyorlar. Bunun bir çeşit bilişsel kaşınma ya da beyin kaşınması yaratan duygulardaki parazitik olduğunu belirtiyorlar.

Bir şarkıyı dinlediğimizde, bu şarkı beynin işitsel korteks denilen bölümünü tetikliyor. Dartmouth Üniversitesi’nden araştırmacılar, nesneleri araştırmak için benzer bir şarkının parçasını çaldıklarında, katılımcıların işitsel korteksinin otomatik olarak şarkının kalanıyla ya da diğer sözlerle dolduğunu gördüler. Beyin şarkı sona ertikten uzunca bir süre sonra bile şarkıyı söylemeye devam ediyor. Bunu bozmanın tek yolu şarkıyı kafanızda defalarca tekrarlamak. Maalesef, sivrisinek ısırığı gibi sen ne kadar çok kaşırsan o kadar çok kafana takılıp kalıyor.

Bunun yanında, şarkıların kafamıza takılıp kalmasıyla ilgili başka teoriler geliştiren araştırmacılar, takılıp kalan şarkıların bastırmaya çalıştığımız düşüneceler gibi olduğunu söylüyor. Cincinnati Üniversitesi İş Yönetimi Koleji’ndan James Kellaris, bir araştırma yaptı ve yüzde 99’umuzun bir ya da daha fazla bu tuzağa düştüğümüzü buldu. Kellaris, kadınların, müzisyenlerin, yorgun ve stresli insanların bu kafaya takılmalara daha yatkın olduklarını söylüyor.

Şarkıyı kafamızdan nasıl uzaklaştırabiliriz?

1. Başka bir sarkı söyleyin ya da herhangi bir müzik aleti çalın.

2. Beyninizi oyalayacak bir etkinlik bulun.

3. Şarkının hepsini dinleyin.

4. Beyninizi diğer şarkıdaki melodiyi almak için radyoyu açın ya da CD çalın.

5. Şarkıyı bir arkadaşınla paylaşabilirsiniz.

6. Şarkıyı kafanızın dışında resmedin ve beyninizi buna verdiğinizi düşünün.

Şarkı aklınıza takıldığında herhangi bir sorun yoktur. Ancak olmadığı halde müzik sesi duyarsanız, bir psikoloğa ya da ruhsal sağlık uzmanına başvurun. Çünkü bu, gerçekten çalmadığı halde müziği duymakla kendini gösteren obsesif bozukluk olan endomusia’nın belirtileri olabilir. (Vasfiye Özcanbaz)

Kategoriler
Sağlık

Zihnizi dinç tutmak için 5 faydalı beyin egzersizi

Formda kalmak için egzersiz yapmanın yanında zihninizi de aktif tutmak için beyninizdeki bağlantıları ve nöral ağları da geliştirmelisiniz. Peki bunu nasıl yapacaksınız?

Askmen isimli internet sitesinde yer alan habere göre, her gün beyninizin 5 büyük zihinsel fonksiyonunu başarılı bir şekilde çalıştırmanız için çeşitli egzersizler ve aktiviteler var.

Fikirlerimiz 5 temel zihinsel fonksiyondan oluşuyor; hafıza, dikkat, dil, görsel-uzamsal yetenekler ve idari fonksiyon. Keskin bir zekaya sahip olmak için bu 5 fonksiyonu harekete geçirmek ve etkili şekilde egzersiz yaptırmak gerekiyor.

Hafıza: Beyinde hafızayı canlı tutmak için çeşitli egzersiz türleri var. Hafızanız zayıflamaya başladığında zihinsel yeteneklerin de yavaşladığını anlarız. İyi bir hafızaya sahip olmak için beyninizi düşündüğünüzden de kolay şekilde çalıştırmalısınız. Müzik dinlemek sadece eğlenceli değil, hafızanızı geliştiren ve yetenekleri inşa etmeye yardım eden asetilkolin seviyesini artırıyor.

Dikkat: Hafıza okuduğunu anlama, gürültüye ve karmaşıklığa rağmen konsantrasyon gibi tüm zihinsel aktivitelerde ciddi bir rol oynuyor. Rutin işlerimizi değiştirerek dikkatimizi geliştirebiliriz. İşe gidiş yolunuzu, masanızı düzenleme şeklinizi değiştirin. Bu, alışkanlıklarınızdan kurtulmanızı ve daha fazla dikkat etmenize yardım eder. Koşarken sesli kitap dinlemek gibi birleştirilmiş aktiviteler zihninizin aynı süre zarfında daha fazla çalışmasını sağlar.

Dil: Dil aktiviteleri bizim hatırlama, anımsama ve kelimeleri anlama yeteneğimizi geliştirir. Ayrıca akıcılığımızı, dilbilgisi yeteneğimizi ve sözcük bilgimizi dener. Düzenli egzersizle yeni kelime bilginizi artırabilir ve alışılmış kelimeleri daha kolay hatırlayabilirsiniz.

Görsel-uzamsal yetenek: Renkli ve 3 boyutlu bir dünyada yaşıyoruz. Görsel bilgileri analiz etme çevremizle hareket etme açısından gereklidir. Bu zihinsel fonksiyonu çalıştırmak için bir odada yürümeyi ve 5 nesne ve yerlerini beyninize yerleştirmeyi deneyin. Odadan çıktığınızda 5 nesnenin ne olduğunu ve nerede durduğunu hatırlamaya çalışın. Kolay mı? İki saat bekleyin ve tekrar hatırlamaya çalışın. Bu hafızanızı kullanmak için sizi zorlayacak ve beyninizi bir noktada odaklamaya çalışacaksınız.

İdari fonksiyon: Farkına varmasanız da siz karar verirken, varsayım oluştururken ve hareketlerinizin muhtemel sonuçlarını göz önüne alırken mantığınızı ve muhakeme yeteneğinizi kullanırsınız. Bir arkadaşınızla birlikte geziye çıkmak zihinsel performansınızı geliştirecektir. Video oyunları da problem çözme ve strateji oluşturma yeteneklerine yardım eder. (Vasfiye Özcanbaz)